Duraklama modunun biyolojisi
Bu bölümde yazar duraklama modunun getirdiği biyolojik değişikliklerden bahsediyor:
Duraklama sırasında işitme ve görme duyuları artabilir, ancak işitme ve görme türü değişse ve daha çok sempatik modda olduğu gibi davransa da. Örneğin, sempatik veya duraklama modunda, kişi bulutlardaki veya ağaç kabuğundaki hayali görüntüleri daha az hayal edebilir. Bir şeye bakarken olumlu görüntüleri görselleştirme veya şakacı bir şekilde şekilleri ve yüzleri hayal etme yeteneği, parasempatik modun bir özelliğidir. Kişi daha yüksek derecede sempatik moda geçtikçe veya duraksamaya başladıkça bu tür eğlenceli hayal kurma yeteneği azalır. Tam tersine, duraklama halindeki bir kişi, korkunç veya üzücü durumları kolayca hayal edebilir veya görselleştirebilir. Görselleştirememeye bazen afantazi denir. Duraklama halindeki pek çok insan tam anlamıyla afantazi yaşamaz çünkü korkunç veya korkutucu durumları kolayca görselleştirebilirler. Hoşa giden veya duygudan bağımsız durumları hayal edemezler.
İşitme aynı zamanda sempatik mod ve duraklama sırasında da değişir. Olası tehlike seslerine karşı daha uyumlu hale gelir. Arka plan gürültüsü zevk yerine heyecan kaynağı olabilir. Örneğin araç kullanırken kaybolan ve endişelenen bir kişinin yapabileceği ilk şeylerden biri arabadaki müziği kapatmaktır. Sürücü parasempatik-baskın durumdan sempatik-baskın duruma geçerken, müzik hoştan rahatsız edici, hatta rahatsız edici hale gelir.
Duraklatıldığında, egoyla tanımlanan benlik duygusu (beynin yan tarafında oluşan bir yaratım), kişinin kendisini evrendeki her şeyden ayrı olarak algılamasına neden olabilir. Bu “ayrı bir şey” olma veya diğerlerinden ve evrenden ayrı olma duygusu, duraklama modundayken son derece güçlü olabilir.